ÖSYM Başkanı tercih listesi için yol gösterdi
ÖSYM Başkanı Yarımağan, tercih listesi hazırlayacak adayların, puanları değil, başarı sırasını dikkate almasını önerdi ve başarı sırasında eksi ve artı yüzde 25 aralığını kullanmasını tavsiye etti..
Öğrenci Seçme ve Yerleştirme Merkezi (ÖSYM) Başkanı Prof. Dr. Ünal Yarımağan üniversite tercihlerini yapacak adaylara puanlarını dikkate alarak liste hazırlamak yerine başarı sıralarını dikkate almasını önerdi. Yarımağan, "Başarı sıranızın yüzde 25 üstünde ve altında tercihlerde bulunabilirsiniz, tercih aralığınızı bu yıl geniş tutun" uyarısında bulundu. 1.5 milyon adayın girdiği Öğrenci Seçme Sınavı (ÖSS) sonuçları açıklandı. Sıra, tercihlere geldi. Tercihler için süre 23 Temmuz’da başlayacak, 4 Ağustos’ta son bulacak. Yarımağan doğru tercih listesinin nasıl hazırlanacağını SABAH okurları için anlattı:
* Tercihleri puana göre mi, başarı sırasına göre mi yapmak gerekir? Puan yerine başarı sırasını kullanmak daha gerçekçi ve avantajlı oluyor. Çünkü puanlar her yıl oynayabiliyor. Özellikle bu yıl yabancı dil puanları oynadı. Oysa başarı sırası puanlara göre daha sağlıklı. Adaylar önce kendi başarı sırasına, sonra da geçen yıl son giren adayın başarı sırasına baksın ve tercihini buna göre yapsın.
* Bu yıl kontenjanların artması başarı sıralarını nasıl etkileyecek? Bu gerçekten önemli bir konu. Gençlere tavsiyem tercihlerinizi dar bir aralıktan yapmayın. Çünkü kontenjanlar geçen yıla göre en az yüzde 25 arttı. Bu kontenjan artışından bütün programlar etkilenecek. Kontenjanları yüzde 5 artan programlar da var, yüzde 50 artan da. Kontenjanları yüzde 5 veya yüzde 10 artan programların başarı sırasında geçen yıla göre önemli bir değişiklik olmayacaktır. Ancak kontenjanları yüzde 30, yüzde 40 artan programların sırasında geçen yıla göre değişiklik söz konusu. Puan düşecektir, başarı sırası da daha yüksek rakamlara çıkacaktır.
BU YILIN FARKI
* Bu durumda geçen yılın başarı sıralamasını kullanmak ne derece doğru olacak? Başarı sırası o programın kontenjanı artığı sürece etkilenir. Bir de o programın önündeki programların kontenjanının artışı yönünde etkilenir. Onun için ben gençlere "En az artı eksi yüzde 25 aralığında tercih yapmanızda yarar var" diyorum. Yani kendi başarı sırasının yüzde 25 üstüne, yüzde 25 altına inilebilir. Mesela kendi başarısı 40 bininci ise aday 30 bininci yerleri de isteyebilir. İstiyorsa 20 bininci 10 bininci yerlerden de birkaç tane isteyebilir. En azından 30 bine gitsinler.
* Tercih listesini hazırlarken garantiye almak için bir yol var mı? Garantiye almak için bir miktar kendi başarısının gerisine insinler. Ama bu bölümler kazandığınızda kaydolmayı içine sindirebildiklerinizden olsun.
* Sizce en iyi tercih listesi nasıl hazırlanmalı? Sıralamayı yaparken hiç başarı sırasına ya da puana bakmasınlar, gerçek isteklerine göre yapsınlar isterim. Ama bir de açıkta kalmak var. Eğer yazdığınız bütün programlar geçen yıl 10 bin ile 20 bin arasında öğrenci alan programlar, siz de 25 bininci iseniz açıkta kalma ihtimaliniz var. "İstediğim bu programlar olmazsa ben seneye tekrar girerim" diyorsanız böyle gönderin. Ama bilin ki bu şekilde gönderirseniz açıkta kalma olasılığınız var. Tersine örnek de verebiliriz. Bir öğrenci düşünün, 25 bininci. Tercihlerini yaptı, sonra yanına başarı sırasını koydu ve bir baktı ki yaptığı bütün tercihler 25 bin ile 30 bin arasında. Oysa daha iyi yerlere girme şansı var. O zaman bunların önüne istediği daha iyi programlar varsa birkaç tane koymasında yarar var. Ama "Benim istediğim bu programlar" diyorsa tamam. O şekilde listesini göndersin. Önemli olan tercihtir.
* Kontenjanların artması, alan barajlarının düşürülmesi bu yıl kontenjanların boş kalmasını ortadan kaldıracak mı? Bunun anlamı daha fazla adayı bu yıl üniversiteye yerleştireceğiz. Geçen yıl açık öğretime yerleşen öğrenci sayısı 230 bindi. Bu yıl da o kadar olursa, buna 552 bin de örgün eğitim kontenjanlarını eklersek 780 civarı kadro var. En az bu yıl 750 bin yerleştiririz. Geçen yıl 20 bin civarında boş kalmıştı. Eğer bu yıl barajlar düşmeseydi daha fazla boş olurdu. 50 bini bulabilirdi. Ancak Vakıf ve KKTC üniversitelerinde yine de boş kontenjan olabilir. Çünkü bu üniversitelerin ücretlerini verebilecek kitle sınırlı.
Sabah
